Su içerek korona virüsten korunabileceğinizi birisi söylese gülüp geçersiniz değil mi ? Aşağıdaki yazıları okuyunca bu konuda farklı düşünmeye başlayabilirsiniz.
Bizler su yaratıklarıyız. Su bizim en yakın dostumuz, en iyi ilacımız, en iyi doktorumuz dersek az bile söylemiş oluruz. Su olmazsa hayat olmaz. Kısaca hayatın temel kaynağı sudur diyebiliriz.
Sözü fazla uzatmadan su içerek nasıl korona virüsten korunmanın mümkün olduğu iddiamızı açıklayalım.
Korona virüsler hava veya yiyecek içeceklerden ağzımızdan burnumuzdan boğazımıza kadar ulaşırlar. Damak arkasına dil üzerine tutunur burada hücre içine girmek için fırsat kollarlar. Bağışıklık sistemindeki zayıflık, Boğaz kuruluğu ve soğuk boğaz hücrelerinın bağışıklık istemini zayıflatır. Kısacası bu bölgedeki hücrelerin ısıları düşünce zararlı , yabancı düşman virüs veya mikropları algılayamaz.
İşte bu an Korona virüsleri için hücre içine girme zamanıdır. Korona virüsler hücreleri besleyen protein moleküllerine tutunarak hücre içine girerler. Ve virüsler burada canlanıp hücre yönetimini ele geçirir. Hücrenin ana merkezle bağlantısını koparıp sürekli kendi kopyasını üretmeye başlar. Bu süre 7-14 gündür.
Boğaz kuruluğu boğadaki dokuların susuz kalmasına yol açar. Kuruyan boğaz ve damak hücreleri savunma sistemleri tam verimli çalışamayacağı için korona virüs lerinin yerleşimine, tutunmasına olanak sağlar.
Yanımızda bir şişe su taşıyarak arada bir bir yudum su içmek ağız ve boğaz kuruluğunu önler. Vücutta yeterli su olduğunda ağız sıvıları, tükrük bezleri sürekli çalışır durumda olur. Dil, boğaz ve damak hücreleri koruma sistemler tam güçle çalışmaya devam ederler.
Burada dikkat edeceğimiz yudum yudum içtiğimiz suyun aşırı soğuk olmamasına dikkat etmemiz gerekir.
Yazları 2- 3 litreye kadar su içilebiliyormuş. Sürekli su içerek hem vücudumuzun su ihtiyacını karşılayacağız hem de Korona virüslerin boğazımıza, damak arkasına ,dil arkasına tutunmalarını önleyeceğiz.
Önerimiz sürekli olarak yanınızda yarım litrelik bir şişe su ile dolaşmanız ve arada bir birkaç yudum su içerek boğazınızı sürekli yaş tutmanız olur.
Aşırı soğuk içecekler içilmemesinde fayda olduğunu düşünüyoruz. Sıcak içecekler faydalı olduğunu iddia eden çok yazı ve deneyimler varmış.
Korona virüs ler sıcaklığa karşı zayıf oldukları ve 25 derece altında aktif olmaya başladıkları konusunda bilimsel içerikte yazılar var.
Boğazımızdaki sıcaklığı 25 derecenin altına düşürmemekte fayda var.
Klimalı ortamlarda sıcak içecekler içmek önerilir.
Limonata, veya taze sikılmış limon suyu da tükrük sistemini harekete geçireceği için korona virüslerin çoğalmasını önleyeceği düşünülür.
Siz de yanınızda bir şişe su taşıyıp boğazınızı sürekli nemli tutarak Korona virüse karşı önleminizi alabilirsiniz.
Şimdilik bu kadar. Konu ile yeni bilgiler geldikçe eklenecektir.
Sakız çiyneyerek ağız kuruluğunu gidermek mümkün. Sakız da korona virüse karşı biz koruyamaz mı ? Bu konuyu ayrı bir yazıda inceleyelim.
Akşam eve geldik bir sürü önlem aldık ama içimiz rahat değil acaba boğazımıza korona virüsler yapıştı mı? Pratik yöntemlerle bu konuda çözüm önerilerimiz ayrı bir yazıda ele alınınacaktır.
…………..
Not. Bu konu ve öneriler bilimsel ve tıbbi testlerin sonuçları dikkate alınarak hazırlanmamıştır.Bu konuda bilimsel yazılara ulaşılamamıştır. Genel doktor önerileri, Kişisel ve izlenen deneyimlerin sonucudur. Bir varsayımdır. %100 koruma sağlayacağı konusunda herhangi bilimsel bilgi yoktur.
Bu konularda bilimsel bilgilere ulaşıldıkça buraya eklenecektir.